Biber Gazı Değil, Akıl ve Vicdan İthal Edilmesini İstiyoruz
DÜNYADA VE TÜRKİYE’DE BİBER GAZI YASAKLANSIN!
BİBER GAZI DEĞİL, AKIL VE VİCDAN İTHAL EDİLMESİNİ İSTİYORUZ
Biber Gazı yasaklansın İnsiyatifi tarafından Kimya Mühendisleri Odası İstanbul Şube de KMO İstanbul Şube
Eş Başkanı Selin TOP tarafından basın açıklaması yapıldı.İstanbul Tabib Odasından Ali ÇERKEZOĞLU ve TİHV den Ümit EFE konu ile ilgili açıklamalarda bulundular.
DÜNYADA VE TÜRKİYE’DE BİBER GAZI YASAKLANSIN!
BİBER GAZI DEĞİL, AKIL VE VİCDAN İTHAL EDİLMESİNİ İSTİYORUZ
Ülkemiz modern görünümlü bir vahşi kapitalizmin cenderesi altına girmiş durumda. Her şeye acelesi olan bir iktidarın acemi ve bir o kadar tehlikeli uygulamaları, toplumsal yaşamı her boyutuyla sarsmaya devam ediyor. İşçilerin madenlerden çok acele kömürleri çıkarması, köprülerin erken bitirilmesi, inşaatların zamanından once tamamlanması, hastaların çabuk taburcu olması, kentlerin tüm yeşil alanlarının bir an once ranta dönüştürülmesine çalışılıyor. Tüm bu vahşi uygulamalara karşı sesini çıkaranların da sokaklardan meydanlardan yine “acele” biçimde dağıtılması için gerekirse binlerce gaz fişiği birden kullanılıyor. Milyonlarca dolarlık ithalatlar yapılıyor. Bu kısır döngünün, bu acelenin kimseye bir yararı olmadığının bilinmesi ve uygulayıcılarından hesap sorulmasının vakti geçmek üzere.
İşçiler ancak, hayatta kalmalarına yetecek kadar aldıkları ücretler için çalıştıkları işyerlerinde iş cinayetleriyle hayatlarını kaybederken, yüzlerce işçi yer altında hayatını kaybederken aslında cinayeti engelleyebilecek önlemlere para harcamak istemeyen patronlara devlet prim verirken; Suriye’de, Kobane’de süren savaş sebebiyle ülkemize gelmek durumunda kalanlara devletin göstermelik yardımları dışında gerçekçi bir desteğinin olmadığı ülkemizde, devlet parasını nereye harcamaktadır? Sağlık, eğitim, çocuklar, kadınlar, işsizler, engellilere harcanmadığından emin olduğumuz hazine bütçesi nerelere ayrılmaktadır?
Cevap ne yazık ki, gözünü para bürümüş rantçılara ve yer altı-yer üstü kaynaklarını talan edenlere kaynak olarak aktarılmakta olduğudur. Bu talana karşı sesini çıkaranlara, haklarını talep edenlere, demokratik bir ülke kurmak isteyenlere karşı pervasızca kullanılan biber gazları ve her türlü zor kullanım aracı bir başka bütçe-ithalat harcamasını oluşturmaktadır. Kamu Harcamalarını İzleme Platformu’nun verilerine göre Türkiye, Askeri harcamaların GSYH’ya oranı açısından dünyada 9.sırada gelmektedir, iç güvenlik harcamalarının GSYH’ya oranı 2006-2013 yılları arasında %55 artmıştır. Bunun %71’ini Emniyet Genel Müdürlüğü oluşturmaktadır. Hesaplanan askeri harcamaların %78’i şeffaf olarak ulaşılabilirken %15’ine ulaşılamamakta, %7’sinde de kısıtlama bulunmaktadır. Ayrıca milletvekillerinin biber gazı ithalatına dönük verdikleri soru önergeleri ya cevapsız bırakılmış ya da “ihtiyaç miktarı kadar” denilerek geçiştirilmiştir. Devlet bütçesinde biber gazı ithalatına ayrılan miktar ve bu ithalatçı firmalar açıkça kamuoyu ile paylaşılmalıdır!
9 Kasım 2014’te BirGün gazetesinde Onur Erem imzalı habere göre 2015 yılı için imzalanan teknik şartnamelere göre polis güçlerinin mühimmat ihtiyacı 1 milyon 431 bin 615 adet göz yaşartıcı gaz fişeği, 77 bin 400 ses-ışık fişeği ve 5 bin sis el bombası olarak belirlendi. Bunlara ödenecek miktar ise yaklaşık olarak 50 milyon TL olacak. Şartname’de bu kimyasal silahların Brezilya, ABD, Çin ve Güney Kore’den alınacağı belirtilmiş. Burada Güney Kore’den adı geçen Daekwang firması oldukça ilgi çekicidir. Bahreyn’de “Physicians for Human Rights’ın hazırlamış olduğu rapora göre 39 insanın ölümüyle sonuçlanan eylemler sonrasında düzenlenen uluslararası bir kampanya ile “biber gazı” satın alınan Güney Kore’ye ciddi bir baskı uygulanmış, bunun sonucunda da bu firmanın Bahreyn’e biber gazı satışı hükümet tarafından durdurulmuştur. Bu firma, Bahreyn’e satamadığı kimyasal silahı sermaye tarafından düzenlenmiş hukuk yasalarıyla yönetilen, adaletsizliğin hüküm sürdüğü Türkiye’ye satacaktır. Benzer bir kampanya ile Türkiye’de de bu kimyasalların alımının durdurulabilmesi için tüm demokrasi güçlerini, tüm vatandaşları bu işkence aracına karşı bir olmaya, gündemlerine almaya ve mücadeleye davet ediyoruz.
Biber gazı denilerek masumlaştırılmaya çalışılan, çeşitli yetkililerce “organiktir, doğaldır, ölümcül değildir” gibi bilimsellikten, akıldan ve gerçeklikten uzak açıklamalarla kullanımı meşrulaştırılmaya çalışılan bu kimyasal silahın bir işkence aracı olduğu, ölümcül olduğunu söyledik ve bunu kamuoyuna anlatmaya devam edeceğiz. Güvenlikçi devlet anlayışıyla, erk’lerini tehdit eden herkese karşı hunharca kullanılan bu silahın doğru kullanılmasını değil, yasaklanmasını talep ediyoruz!
Bahreyn’de uluslararası bir kampanya ile biber gazı satışı durdurulmuştur. İspanya’da Katalan meclisinin kararı ile, gözünü kaybetmiş kişilerin sürdürdüğü bir kampanya ile plastik mermi yasaklanmıştır. Fransa’da baraj yapımına karşı yapılan gösterilerde Remi Fraisse adlı gencin ölümü ile herkes sokaklara dökülmüş, günlerce süren sokak çatışmaları, okulların öğrencilerce işgali sonucunda içişleri bakanı en azından bu bombaların ölümcül olduğunu kabul etmiş, Remi’nin ölümüne sebep olan çeşidin yasaklanması/kullanımına dönük düzenlemeler getirileceği yönünde açıklama yapmak zorunda kalmıştır.
Hayatımızı tehdit eden bu kimyasalın yasaklanması için talep etmek yerine, mücadele edip bu hukuksuzluğa son verelim. Birlikte, dayanışma içerisinde.
Hukuksuzca üzerimizde kullanılan, uzuv kayıplarına, can kayıplarına sebep olan, tüm doğa ve canlılar için fiziksel ve ruhsal sorunlara, tahribatlara, ölümlere sebep olan bu silah yasaklanmalıdır!
Dünyamızı dumana ve griliğe boğmaya çalışan iktidarlara inat, aklın, renklerin ve barışın hakim olacağı günlere olan inancımızla..
Biber Gazı Yasaklansın İnisiyatifi
http://bibergaziyasaklansin.net/
https://www.facebook.com/bibergaziysklnsn
https://twitter.com/bibergaziinsytf
